Avatar, Titanik, Aliens, Terminator filmlerinin yönetmeni James Cameron'un senaryosunu yazdığı ve yönettiği, destansı bilim kurgu filmidir. Üç boyutlu (3D) sinema tenkniği ve son teknolojiyle çekilen film en yüksek bütçeli yapım olarak bilinmektedir. 18 Aralık 2009 tarihinde gösterime girmiştir.
Film geleneksel 2-D, 3-D ve IMAX 3-D formatlarında gösterime sokuldu. Avatar'ın resmi bütçesi 237 milyon $'dır; diğer tahminlere göre ise filmin yapım maliyeti 280–310 milyon ve pazarlama maliyeti de 150 milyon dolardır.[3][4]
Avatar'ın galası 10 Aralık 2009'da Londra, Birleşik Krallık'ta yapıldı ve 18 Aralık 2009'da ABD ve Kanada'da gösterime girdi. ABD ve Kanada'da açılış gününde 26 milyon $[5] haftasonunda ise 77 milyon $[6] hasılat elde etti. Uluslararası açılışı iki gün daha erken gerçekleşti ve gösterimin ilk beş günü sonunda dünya çapında 232 milyon $ hasılat elde etti.[7] Gösterimin üçüncü haftasında 1 milyar $ hasılatı geçti ve altıncı haftada Cameron'un daha önceki filmi Titanik'in sahip olduğu 1 milyar 835 milyon $ hasılatı geride bırakarak tüm zamanların gişe hasılatı rekorunu elde etti.[8]
67.Altın Küre Ödüllerinde en iyi film ve en iyi yönetmen (James Cameron) ödüllerini almıştır
Filmin hikâyesi 22. yüzyılda, Pandora adlı bir uyduda geçer. Bir gaz devinin yörüngesinde dönen Pandora, 3 metre uzunluğunda, mavi insansı görünümlü, kabile kültürünü benimsemiş, saldırıya uğramadıkları sürece barışçıl olan Na'vi halkına ev sahipliği yapmaktadır. İnsanlar, Pandora'nın havasını soluyamadıkları için, akıl bağlantısı aracılığıyla kontrol edilebilen insan ve Na'vi karışımı Avatarlar üretirler. Felç olan Deniz Piyadeleri mensubu Jake Sully (Sam Worthington), bir Avatar olarak Pandora'da yaşamaya gönüllü olur. Bir Na'vi prensesine aşık olan Sully, kendisini Pandora'yı gün geçtikçe tüketen insan ordusu ile Na'vi halkının arasındaki çatışmanın ortasında bulur. Onu en çok etkileyen şey, en nihayetinde daha iyi bir beden içinde olup, felçli olan ayaklarını tekrar hissedip ( Avatar bedeninde ) eskisi gibi koşabilmesidir. Zamanla Prenses Neytiri ile bir ilişki içine girdiklerinde, Jake artık insanların amacını tamamen unutup, Na'Vi direnişine katılarak organize bir şekilde insanlara karşı koyar. Daha sonra Na'Viler, Jake'in onlara ilk başlarda yalan söylediğini anlayınca onu öldürmeye kalkarlar ama en sonunda bu karardan vazgeçerler. Hikayenin sonu, Neytiri ve Jake'in tekrar buluşması ve Jake'in tamamen Avatar bedenin içine girmesiyle biter.